Evet Oxford, o ünlü üniversiteler şehiri tüm yeşilliğiyle karşılıyor sizi...
|
Trinity College Bahçesi |
Isterseniz Londra Havalimanlarından direk shuttle’lar
var isterseniz de her yerden trenle ulasabiliyorsunuz. Ben trenle gittim
Birmingham tarafından ve bir bucuk saatte vardım. Tren istasyonundan sonra sol
tarafa, yukarı dogru giderseniz sehir merkezine, sag tarafa giderseniz ise
Cumnor Hill bolgesine ulasiyorsunuz. Cumnor Hill daha cok buyuk bahceli evleri
ile sehrin daha lokal, ogrenci olmayan kısmını olusturuyor. Burada birbirinden
güzel evler sizi karşılıyor, ayrıca ozel evleri butik otel yapmıslar.
|
Filtresiz Oxford Sonbaharı |
|
Botley Road'dan ev manzaraları
Sehir merkezine yurumek isterseniz 45 dakika suruyor ama birbirinden guzel manzaralar sizi karşılıyor.
Sagdan girdiginizde ise Hythe
Bridge Street uzerinde solunuzda guzelce bir park girisi goreceksiniz, sonra
ise yukarı dogru kopruden baglanan bir cadde. Bu caddeyi takip ettiginizde
zaten merkezin icine dusmus oluyorsunuz. (George Street caddesini dumduz takip
ederseniz).
|
|
Parktan bir kesit |
Sonra bir dortyol agzına
girecekseniz buradan sonra ya dumduz gidip eski Oxford sokaklarını iyice
kesfedin ya da saga girip alısveris, cafeler diyarına girin. Sol tarafta kalan
cadde St. Giles’e devam edip ,Little Clarendon’daki cafelerde, sarap evlerinde
duraklamaya deger bu arada.
|
Little Clarendon Street |
Dumduz gittiginizde Broad Street’e variyorsunuz,
sol tarafta devasa kapilarıyla Baliol ve Trinity College’a gormemeniz imkansız
zaten. Universitelerin cogunda derslikleri, ana sınıfları goremiyorsunuz. Çünkü iceride sınavlar, normal hayat devam ediyor. Ama tüm kolejler gorulmelik
cidden.
|
Exeter College Yurtlar |
|
Jesus College |
Daha sonra burdan saga girdiginide baska bir universite cenneti
aralıgına dusuyorsunuz. Bir sokata 4-5 buyuk kolej size merhaba diyor. Exeter
College, Lincoln College ve Jesus College.Kolejlerin bahçelerinde yemek salonlarını ve yurtları görebiliyorsunuz.Zaten yaşayan ögrencilerle dolu oluyor. Sınıflıklar açıksa görebilirsiniz.
|
Lincoln College Dining Hall |
Bu sokakta ayrıca cok guzel bir de
3. Dalga kahve mekanı var, siddetle tavsiye ederim. Eger Broad street’te dumduz
devam ederseniz, Sol tarafta 1879’dan beri Oxford’da kitap satan BlackWell’s
kitapcısını goreceksiniz. Iceri girin, kitap cenneti resmen. Bir de dunyaca
unlu Norrington odaları var ki soylenene gore dunyadaki en cok kitabı barındıran
kitapcı odasıymıs.
|
Norrington Room |
Sonra Broad Street'in en sonunda sagda kalan New College'e girip, müzesini gezebilirsiniz ve Oxford karpostallarındaki o kopruyu de görme şansı elde edebilirsiniz:)
|
New College |
Bu caddenin bitiminde Park Road ile kesişen köşedeki King's Arms İngiliz Pubunu özellikle akşamları icin tavsiye ederim..Full ogrenci ve hoca oluyor içeride akşamları..
Daha sonraki pub önerim ise "Nicholson's" Cornmarket alışveriş caddesinden çıktığınızda sola High Street'e dönünce cadde üzerinde kucuk bir giriş kapısı olan ve kocaman bir bahçeye açılan tipik bir İngiliz Pub'i burası. Her turlu ale-lager, yöresel bira tatma şansınız da var. Ayrıca herhahngi bir zamanda dunya nufusunun 0.7%'sinin ayık olmadıgını da soylemisler, bilmem ne kadar dogru ozellikle haftasonu icin:) Ve tabiki Elizabet buraya geldi fotografları bulunuyor:)
|
Tipik bir Ingiliz Pub |
|
Queen Buradaydı fotografi.. |
Darisi ulkemizde boyle sehirler diyelimmm...Okumak, paylaşmak, gelişmek,sorgulamak... Ozge'den gecikmis Oxford selamlari olsun...